Mutluluğun ve mutsuzluğun nedenleri nelerdir?Mutlu olmanın yolları.Mutlu bir evlilik,mutlu bir iş ve hayatın sırları
Mutlu bir yaşam için; çalış, iyilik yap, şükret
İnsanlık tarih boyunca mutlu olmanın yollarını bulmak için uğraşmıştır. Bu amaçla filozoflardan tutun da şarkıcılara kadar bir çok kişi çeşitli mutluluk formülleri vermiştir. Mesela Aristo: “Karısıyla iyi geçinen mutlu geçinemeyen filozof olur” derken; şarkıcı Gülben Ergen mutluluğun formülünü bir sen bir ben bir de çocuk olarak görmüştür.
Mutluluğun anlamı kişiden kişiye göre değiştiği için herkes hayat felsefesine göre bir mutluluk anlayışı geliştirmiştir. Kimileri mutluluğu maddi unsurlarda aramış ve güçlendikçe mutlu olacağını düşünmüş, kimileri parayla saadet olmaz demiş, kimileri azıcık aşım ağrısız başım demiş, kimileri ise hiçbir şey demeyip hayatın akışına kendini bırakıvermiştir. Böylece bazı insanlar ömür boyu peşinden koştuğu mutluluğu yakalayamamış, bazıları ise mutluluğu derinden yaşayarak hayattaki amaçlarını gerçekleştirmiş olmanın iç huzuru ile gözlerini hayata kapamayı başarabilmiştir.
Şehirde yaşayan bir çocuk ailesinin ona aldığı yüzlerce oyuncağın içinde boğulup mutlu olamazken, köyde yaşayan bir çocuk oynadığı çelik-çomak oyunundan mutlu olabilmiştir.
Yetişkinler için de bu durum aynen geçerlidir.Kimileri varlık içinde mutsuz iken kimileri yokluk içinde mutlu olabilmektedirler. Ekonomik ve sosyal haklar açısından yüksek standartlara sahip İskandinav ülkelerinden birinde gençlerin yaptıkları bir eylem sırasında ellerinde taşıdıkları pankartta şu yazı vardı: “Bize herşeyi verdiniz ancak uğrunda yaşanacak bir amaç vermediniz”
Mutluluk deyince merhum Sakıp Sabancı’nın eşinin bir söyleşide ifade ettiği şu içerikteki sözünü de hatırlatmadan geçemeyeceğim: “Keşke sıradan bir hayat sürseydim de evladım engelli olmasaydı”
Kanaatimce geçmişte yaşanan olumsuzlukları bu gününe yansıtmadan sadece ders olarak görebilen ve geleceğin kaygı ve endişelerinden uzak ama gelecek bilinciyle yaşayan insanın mutluluğu bulma olasılığı daha yüksektir. Yine mutluluğu sonsuzadek sürecek bir huzur hali olarak görmek de bizim önemli bir yanılgımızdır; çünkü mutluluğu kibrit çöpünde yanan bir eteşe benzetirsek bu ateş ya dışarıdan esen bir rüzgardan dolayı söner ya biz onu üfleyip söndürürüz ya da kendi kendine biterek söner; ancak her zaman yeni bir kibrit çöpü yakmak bizim elimizdedir.
Eğer siz de hala mutluluğun formülünü bulamadıysanız ve bugüne kadar filazofların ve şarkıcıların verdiği formüllerden tatmin olmadıysanız psikologların tavsiye ettiği daha etkili ve kesin bir formülü de vermek istiyorum. “Çalış, iyilik yap, şükret”
Kalifornia Üniversitesi'nin araştırmasına göre şükretmek fiziksel ve ruhsal sağlığı düzeltiyor, yaşam enerjisini arttırıyor, acı ve yorgunluğu azaltıyor. Şükretmek, iyilik yapmak ve yaptığınız işi sevmek işte gerçek mutluluğun sırrı bu üçlüde.
Çalışmak insanı hayatta bir amaç doğrultusunda hareket etmeye yönlendirdiği için mutlu ediyor. İyilik yapmak ise beynimizden bizleri mutlu eden hormonların salgılanmasını sağlıyor ve bunun neticesinde kişi “veren el” olmanın da etkisiyle kendini daha huzurlu ve mutlu hissediyor.
Sanırım psikologlarla kutsal kitaplar bu konuda aynı şeyi söylüyoruz: Mutlu olmak için çalış, iyilik yap, şükret.